3 Kasım 2010 Çarşamba

Aivaly

Ayvalik"ta bir cinaralti,
ustunde saatli
pembe granit taslarla orulu bir kilise karsiliyor beni
kilisenin avlusu bos,

Meryem'i gorme umudum yok,
Ne de Aziz Yorgos'u...

aksamsefalari uykuya dalmak uzere,
ayva mevsimi icin henuz erken,
narlar icinde ayni ritim sozkonusu olmali,
kendim icinse hicbirsey soyleyemem,
tas duvarlarla orulu bir sokakta sabahlamak niyetim,
derin bir uyku
Ion sutunlarina sarilarak
ya da pembe granit taslara,
cinar yapraklari neredeyse donmek uzere,
sanki bir Antonioni filminde,
Monica Vitti'yi bekliyorum
zeytinli bir gecede....
elimde bir Ayvalik coregi

bilmedigim kuslar ucuyor gokyuzunde,
balikcilarin motor sesleri,
hanyali teyzeler sokakta.....

ahtopotlar guneste cekilirken,
iclerinden, dislarindan,
deniz tuzlu, tenim tuzlu, ben limoni...
Liman simdi cok uzak,
hatiralar simdi cok uzak......

ayvalik, agustos sonlari 2010, C.CERIT

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder