Annecim, Neden Uzaklardasin?

Annemi kaybettikten sonra, cok yillar gecti, onun biraktigi huzun bende zaman zaman onarilmaz ve geri donulemez yaralar acti, yillar icinde , ona duydugum ozlem, o ozlemi nerede hafifletecegimi bile bilememenin yarattigi kaos beni eflatun kederlere surukledi........
Annemin hep bir bahar sabahi, Dionizyak ayinler esliginde, bir Nisan'da ilkyaz cocugu olarak Mimozalarla birlikte Hermos vadisinde dogumunu dusundum, Filiz"in sonrasinda Ayfer dogmustu, Artemis, Ay Tanricasi'nin isigini sacan, parildayan bir peri, Ay Fer, .....annem gercektende bir peri gibiydi, son derece transparan, ici disi bir, bildiginiz bir peri, herkesi ayni derecede sevebilir miydi bir insan, kiskanirdim, ben onun bu insanlari sevme huyundan, onun humanizmasindan, onun insanlara yaklasirken sactigi enerjiden.....Annemle, evimizin kente acilan balkonundaki kahve sefalarimizi daha dun gibi hatirlarim, dertlesmelerimizi, beni dinlemesini, benim endiselerime ortak olma cabasini, benim huzunlerime care bulma gayretini, beni mutlu etmenin yollarini aramasini, sokakta tanidigim insanlari benim hatirima evinde agirlamasini, onlara olan saygisini, benim hayatima giren insanlari degerlendirirken izledigi pozitif tavri, babamla yasana travmalar sonrasi elinden hic dusurmedigi asaleti, gururu, o bitmek tukenmek bilmeyen yasama sevinci......
Annemle olan o sohbetlerdeki samimiyeti hicbirzaman bulamadim, annemin genc kizlik hikayelerine bayilirdim, onlarin genclik asklari, masumiyetleri, yazlik sinema maceralari, Kemeralti gezileri, Kordon'da peslerine takilan Izmirli delikanlilar, Sukran Teyzem, Izmir'le ilgili bitmek tukenmek bilmeyen hikayeler; Kadifekale sirtlarindaki bakla tarlalari, Inciralti gezileri, , Fayton sefalari, Hidrellez Senlikleri, kayikla korfezde gezintiler, Annemin Forbes Koskunde gozunden ameliyat olmasi, Koskteki ziyaretler, buyukbabamin sarhosken kirdigi nadide kase-i fagfur ve binlerce parcaya bolunen aile fertlerinin kalpleri, Coskun Dayimin Boksor olma sevdasi, kucuk oglan kardeslerinin bir partizan, militan komunist olmasi, ve bunun petit burjuva tanidiklar tarafindan pekte hos karsilanmamasi, karsi komsumuz hic evlenmemis Hediye abla ve annesi Cemile Teyze, sonra arka bahceden bana hediyeler atip , aa fare sana ne getirmis diyerek gulumseyen ton ton Feride Teyze, sonra annemden kucuk ama annemi pek seven semtin guzel kizlari, Vildan Abla, kuzeni Gulay Abla, Gulay ablanin ikiz erkek kardesleri Seyhan & ve Ceyhan, annemle olan kendi anilarim; Alsancak cocuk hastanesinin bahcesindeki camlar altinda Doktorun annemi teselli etmeye calismasi, annemin endiseli gozleri, Fransiz Hastanesinin bahcesi, sonra Basmane tren Garindan basladigimiz yolculuklar Hermos'un iclerine, Manisa'ya dogru o kutsal topraklar, annemin anlattigi Niobe efsanesi, beni Endymion olarak sevmesi,Selene ve Endymion"un asklari, sonra annemin ansizin Amsterdam'a yolculugu, beni birakip gitmesi, anneannemle basbasa gunlerimiz, annemin mektuplarini beklememiz, hediyelerini, annemin havalimaninda beni kucaklamasi, ucaklar , pilotlar, KLM, Goztepede'ki Kiz Sanat Okulundaki gunlerinmiz,sari sirt cantam, ilk kitabim, Kucuk Prens, ilkokula baslarken Saat Kulesinin onunde cektirdigim siyah onluklu karede annem ve ben....
yuzlerce ani, ve hikaye, sayfalara sigdirilamayacak, az kalsin Yasar Abla'yi unutuyordum, Ne muhtesem bir insandir o, Izmir'li daha dogrusu Hanya'li arap Yasar Abla, arap olarak tanimlamak istedigimiz Zenci, annesi bir bestekar, ud calan cukulata renkli muhtesem bir yaratik, bilmem ki iste Cesaria Evora'nin lokal versiyonu, sonrasinda baska alemlere karisan ilginc bir kadin, babasida tipki Buyukbabam gibi sarisin bir Rumelili, Cakir lakapli dedecim, ne hikayeler.....Peki nerede tum bu karakterler? Neredeler? Ne yaparlar simdi, biliyorlar midir? Annem hepimizi terkedip gitti, uzak yildizli bir gezegene......annecim bilmem ki ben sana oykunen bir cocuk, ki bunu pekte basardigim soylenemez, senin o maceraci ruhun bir olcude, anarsist yapin ki, o yillrda kimsenin bunu algilayamamis olmasi, senin o toplumsal baskilar icinde varolma caban, beni yetistirmek adina girdigin mucadeleler.....ne yazik ki ben hala tekliyorum, bocaliyorum, hala ayakta sensiz durmakta zorlaniyorum, hala senin ogutlerine, nasihatlarina, sicakligina ihtiyac duyuyorum, hala boluyor , yikiyor, savruluyorum, senin o humanizmani, durusunu, asaletini tasiyamiyorum, o toleransa kendi egom adina yenik dusuyorum......gunler oylece geciyor, kendi halimde bir lavanta sair olma yolunda ilerlerken sen beni affet annecim.........

Annecim seni cok ozledim, seni..................petit prince c....