29 Nisan 2011 Cuma

"Everything has a small beginning”

“ Omnium rerum principia parva sunt - Everything has a small beginning”


     Politik tansiyonun gergin oldugu gunler yasiyoruz.Birbiri ardina Kuzey Afrikayi saran isyan bayragi giderek politik bir manifesto kimligiyle, farkli noktalarda, farkli boyutlarda, farkli toplumsal dinamikleri tetikliyor.

      Ozellilkle Kuzey Afrika'da yasanan surec, bu toplumsal ivmenin en acik gostergesi, yuzyillardir emperyalist ulkelerin birer kolonisi olarak varolan, ozgurluk savaslarinin sonrasinda ise, Junta yonetimleri, Diktatatorluk altinda gecen yillar artik, demokratik bir yapiya duyulan ozlemle Kuzey Afrika ulkerinin dortbir yanina sicrayarak buyuk bir isyani dinamitledi….



Araplari ve Berberileri saran bu direnis , 50’li ve 60li yillarin ozgurluk savaslarinin sonrasinda yeni bir vizyonun, aslinda yeniden Phoenixvari bir dogumun mujdecisi….

Tum bu toplumsal surece paralel, karsimiza bu hikayeleri sinematografik vizyon icinde kurgulayan Italyan bir yonetmen cikiyor, Gillo Pontecorvo. Belkide bu sureci algilamak adina en onemli referanslardan biri : Italyan yonetmen Gillo Pontecorvo’nun Cezayir’deki Isyanin, direnisin anatomisini ortaya koydugu, Ic Savasi anlatan kult filmi “La Battaglia di Algeri”, The Battle of Algiers (1966)
Filmle bugunku ozgurluk mucadelesinin, aslinda bircok isyanlarinin sonunda elde edilmis , baski altinda yasayan toplumlarin bir portresiyle karsilasiyoruz.…..

        Gillo Pontecorvo Pisa’da yasayan bir yahudi ailesinin ferdi, Fasist donem Italya'sindan kacip Paris’e yerlesen, 1943-45 arasinda Milano’daki Marxist direnis harekatinin lideri, kendi kisisel yasantisi da , donemin tarihsel kimligine paralel onu onu hep bir isyanci, direnisci, ozgurluk savascisi konuma oturtmasi da, bir o denli heyecan verici…..



The Battle of Algiers siyah beyaz hand held kamerayla cekilen, cinéma-vérité sitilinin en onemli orneklerinden biri. Filmde; ayni eksende sosyal olgularin on planda yeralmasi, doneme ait dokumanter bir kimlik tasimasi, aktuel mekanlarda cekilmesi, ve konvansiyonel sinemanin, Hollywood’un dayattigi star sistemine karsi profesyonel olmayan oyuncularin varligi Neo Realist sinemanin ana hatlarini ortaya cikartmaktadir. Neo-realist yonetmenlerin izlerini tasiyan filmde, ozellikle Roberto Rosellini sinemasina ait espiriler acik ve net bir sekilde gorulebilir.

Film, 130 yillik Fransiz isgalinin kucuk direnislerle, isyanlarla baslayarak, bir ulusun bagimsizlik mucadelesini gozler onune koymakta, ozgurluklerin hic te kolay elde edinilmediginin alti cizilmektedir.

    Bu toplumsal gelisimi algilayabilmemiz icin birde Yakin Dogu ve Arab Dunyasi uzmani Edward Said’in perspektifinden de bakmamiz gerekebilir.

Son gunlerde hersey cok hizli bir sekilde degisirken, ideolojiler anlamlarini coktan yitirmisken, kimlik degistirirken, icleri bosaltilirken, politik krizler, isyanlar yer degistirirken: kendi bireysel varolusumuz adina ortaya konan isyanlarimiz, belkide bu denli, dunya tarihi acisindan onemli bir rol oynamasa da, biz yinede Sysphus’un kaderini tasimanin bilinciyle Homosapiens’in bireysel trajedilerine taniklik ediyoruz.

    Belki bir an icin kent siluetini ele geciren grotesque gokdelenler, Haydarpasa’nin belirsiz bir yangina kurban gitmesi, hergun bir yenisi eklenen Alisveris Merkezleri, Dogudan goc olgusunun yarattigi kaos ve dejenerasyon, , kentin dokusunun yokloma tehlikesi, yanlis ve tarihi dokuya paralel olmayan restorasyonlar, Londra’daki ogrenci eylemleri; insanin icinde isyan bayragini acan kucuk detaylar mi, yoksa toplumsal, tarihsel, estetik, bellek ve kultur adina politik saptamalar ve movement’larida iceren, ciddi birer sosyolojik, demografik, toplumsal olgular mi, Siz ne dersiniz?

    Herneyse, Cezayir Ic Savasini, buyuk bir isyanin sonrasinda elde edilen zaferi anlatan bu film, yine bugunlerde ayni sicak gundemi yakalayan harekatlarin altinda yatan tum olgularin altinin cizildigi en carpici orneklerden biri , Iyi Seyirler…..

Duc De Smyrne & Cuneyt CERIT
Nisan MMI/ Istanbul

1 yorum:

  1. Dear Cerith,
    I'm delighted to read of your blog in every venture, thank you, this is a truly an excellent blog as ususal.While i reading the post, i thought my country's present years because the country is under an occupation for some years and the enemy is within the society.I salute your knowledge! All the Best

    YanıtlaSil