3 Kasım 2010 Çarşamba

Ah bir Halimi Anlatabilsem......

Bugun ikimiz,
farkli cografyalarda,
ben kendi yorungesinden cikmis,
sen kendi yorungesinde kaybolmus,

sen yine de israrci,
hicbirsey yazmak gelmiyor icimden,
garip bir sen icimde gezinen
bin turlu yerdegistiriyorsun kanimda
oynadigin rollere paralel

kimi zaman ellerin yakiyor tenimi
kimi zaman bensiz duslerine ortak olamamak
kimi zaman bir Hesse dizesinde kaybolamamak

ben bir turlu kurtulamiyorum Stendhal Sendromundan,
sen yine o bitmeyen arayista
kendinden muzdarip
geciyor zaman
yenik dustugumuzu kabullenmek zor
kalemim tutmuyor,
biz tutmuyoruz,


sen baska bir tende sabahlarken
ben Haydarpasa'da sabahliyorum.....
ne boktan bir hikaye bu,
birbirimize reva gordugumuz,
birbirimize izin veremedigimiz,
Ah bir konusabilsek
ah bir elini tutabilsem
ah bir halimi anlatabilsem....


bitmeliydi burada satirlar,
anlasilan bitmiyor....
son halin aklimda SENIN
Heathrow'dan kalkarken ucaklar
beynime cakiliyor heran
kahveyi tutusun, dudaklarin
sordugum anlamsiz sorulara
anlayamadigin, bulamadigin yanitlar
bir var bir yok misali
elinden kayarken galaxy


simdi ben Cemberlitas'ta kaybolmus,
simdi sen evde kalem aciyorsun
elinde kirmizi bir kalemtras,
yunanli bir sevgilin olsun istiyorsun,
politik bir sevisme gunduz duslerine takilan bu senin ki
oncesine de uc bes hikaye sigdirilmis

yazarken alamiyorum kendimi
senden
ve
seni kendimden
ve kendinden.......




Agustos 2010 & Istanbul &C.CERIT

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder