14 Mayıs 2012 Pazartesi

PERHAPS...






There is no greater solitude than that of the samurai unless it is that of the tiger in the jungle... Perhaps...

Ion güneşi altinda bir anı, 
tıpkı diğerlerinin bende terkettikleri yalnızlıklar gibi...
oysa ki sarı çoraplarimi çok seviyorum, 
sonra dokunduğum duvarı, 
sokağin taşlarını, tozunu, kokusunu.....
kilisenin bahçesindeki nar ağaçlarını......

o günlerde,
Kilisenin düşen parçalarından bir elbise yaptım kendime,
ayışığı manastırında yıkanırken....
içimdeki benler yerdeğiştirirken  ....
giysen bir türlü
giymesem bir türlü.... 

o sıralar içimden binbir türlü Samurai'ların gölgeleri geçiyordu
dilimde ıslak Kanje metinler
明治時代 Meiji  hanedanlığından kalan kırıklıklar...
Daimyo大名   bir adamın salonunda 
ağırlayamamanın ağırlığıydı 
seni bana çeken ......



sen koltukta öylece uzanmıştın...
başucunda kitabın....
beni görmene imkan yoktu
önce 
sigarayı tutuşun
sonra dudaklarındı
beni esir alan

tek başına o koltukta yanına uzanmaktan ayrı
bir kötülük yoktu içimde....
senin de yoktu
perhabs....


bir tek Jef Costello içimde 
çıkmayan bir bulut
mavi kapılar arasına sıkışmış....
bushido kitabın çalınmış
ne yaparım ben 
kuş kafesinde bugün huzursuz
sebebi benim kitap olmalı..... 

sonra bir kaplan uykusunda iken sen 
bushido kitabına uzandım ben
dokunduğun sayfalarda sen
arıyordun bir ben
bunu bilmiyordun sen 
sana oyun oynamıyordum ben.....


kojiki metinlerinde rastladım sana ben
bu bizim tarihlerimizinde ötesinde iken
tarifsiz bir hülyaydı bu.... sen ve ben.....
perhabs....

MMXII ISTANBUL & C.CERIT 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder