23 Nisan 2010 Cuma

Adam et Masa

adam ve masa.....
E'ye

adamin eli cebine uzandi,
cebinden bir marti, bir pusula, bir bulut, bir nota, bir kedi cikti....
masa hala bostu.....
oysaki onca sessizlige ragmen,
odayi Hermos ile Arno arasinda gidip gelen bir parfum kapladi, portakal cicegi maviliginde.....
ustune bir Fadista'nin gozlerinde asili kalan bir sis tabakasi,
herneyse......adam uykusunu da koymak istedi masaya, hay aksi uykusu coktan kacip gitmisti.....
babasini hic tanimiyordu,
onu nasil koyabilirdi masaya bilmiyordu,
bir sure sonra notalar ve martilar uctular....bulut hala oradaydi....
onun icin masaya yediyi koymak hic kolay olmamisti,
hayatta hickimse ona dort arti dort 7 eder dediginde inanmamisti.....
oysaki sekizin hep bir yaninin eksik oldugu gun gibi asikardi......
hayat garip oyunlarla doluydu, garip oyunlari masaya koymasinin yakisiksiz olacagini dusundu bir an.......
..................hernedense.............
Paul E. Elisa'yi coktan terketmisti, ustune ustluk bulutlar nedensizce nobetteydiler,mor salkimlarin eslik ettigi bir huzun kapladi ellerini.......
ayni anda karsi kiyida oturan balikciyi, Pessoa'yi ve eski tutun deposunun arka bahcesindeki kiraz ciceklerinin tenine dustugu ani dusundu......
..............masaya koyacak hicbirsey kalmamisti geride....
ah birde masaya aklindan gecenleri koyabilmis olsaydi........
adam usundekileri cikardi ,
masadakileri yere atti..............
masanin uzerine uzandi...................elinde gozleri, artik uyuyabilirdi.............
c.cerit
nisan 2010 & Istanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder